Doğu’nun Stonehenge’i bir gözlemevi değildi: Hayalet Çark hangi amaçla inşa edildi?
Ortadoğu’da yer alan ve “Doğu’nun Stonehenge’i” olarak bilinen Golan Tepeleri’ndeki 5 bin yıllık Rujm al-Hiri’nin bir gözlemevi olmadığı iddia edildi. Araştırma sonucunda yapının gök cisimleriyle aynı hizada olmadığı tespit edildi. Peki bu gizemli yapı gerçekte ne için inşa edildi?
Orta Doğu’nun en büyük megalitik yapılarından biri olan ve Golan Tepeleri’nde geçmişi en az 5 bin yıl öncesine dayanan Rujm el-Hiri’nin gözlemevi olarak kullanılmadığı ortaya çıktı. Hayalet Çarkı olarak da bilinen Rujm el-Hiri, 1968 yılında keşfedildi. Labirentvari yapının merkezinde yığılmış kayalar var; Yapı, bazalt taşlardan yapılmış çok sayıda eşmerkezli daire ile çevrelenmiştir. Yapım amacı uzun süredir tartışılan 150 metre çapındaki binanın savunma kalesi ya da önemli bir şahsiyetin mezarı olabileceği yönünde spekülasyonlar ortaya atıldı. Ancak “Doğu’nun Stonehenge’i” olarak bilinen yapının bir gözlemevi olduğu düşüncesi diğerlerine göre çok daha baskındı. 1998 yılında yapılan bir çalışma, Rujm al-Hiri’nin gündönümleri, ekinokslar, Sirius yıldızı ve diğer gök cisimlerinin konumlarıyla aynı hizada olduğunu bularak bu teoriyi destekledi.
Ancak Negev’deki Tel Aviv ve Ben-Gurion Üniversitelerinden araştırmacılar bu teoriye ciddi bir darbe indirdiler. Çalışmayı yürüten ekip, Rujm el-Hiri’nin bulunduğu bölgedeki tektonik aktivitenin geçmişini inceledi. Araştırmacılar ayrıca manyetik alanın kayalarda ve toprakta bıraktığı izleri de analiz etti. Bilim adamları, tektonik faaliyetler nedeniyle yapının yönünün zamanla değiştiği sonucuna vardı.
DAHA FAZLA ÇALIŞMAYA İHTİYAÇ VAR Araştırmacılar, duvarların ve girişlerin yöneliminin M.Ö. 4000-2000 dönemindekiyle aynı olmadığını, dolayısıyla yapının gök cisimleriyle aynı hizada olmadığını belirterek, Rujm el-Hiri’nin bir gözlemevi olamayacağını öne sürdü.
Araştırmacılar yapının inşaatının M.Ö. 4500 civarında başlamış olabileceğini ancak M.Ö. 3600 ile 2300 yılları arasında çeşitli bölümlerinin yeniden inşa edildiğini düşünüyor. Daha sonraki yüzyıllarda da bazı değişikliklerin yapılmış olması muhtemel. Rucmu’l-Hirî’nin kesin amacını belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Yapının içinde çok az sayıda tarihi eserin bulunması bilim adamlarının karşılaştığı en büyük zorluklardan biridir. Öte yandan araştırmacılar bölgede keşfedilmeyi bekleyen pek çok şeyin olduğuna inanıyor.